-
1 demek
1. اجتلى [اِجْتَلَى]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek2. افتكر [اِفْتَكَرَ]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek3. انتطق [اِنْتَطَقَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek4. تدبر [تَدَبَّرَ]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek5. تفكر [تَفَكَّرَ]Anlamı: düşünmek, oranlamak, ummak, istemek6. تفوه [تَفَوَّهَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek7. تلفظ [تَلَفَّظَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek8. قال [قالَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek9. قرر [قَرَّرَ]Anlamı: herhangi yargıya varmak10. لغا [لَغَا]Anlamı: söylemek, söz söylemek11. نطق [نَطَقَ]Anlamı: söylemek, söz söylemek12. عنى [عَنَى]Anlamı: anlamına gelmek
См. также в других словарях:
demek — nsz, r 1) Söylemek, söz söylemek Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. B. Felek 2) e Ad vermek Muşmulaya döngel de derler. 3) Bir dilde karşılığı olmak Kamer ay demektir. 4) Herhangi bir ses çıkarmak Küt dedi, düştü. 5) e Herhangi bir kanıya,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bulmak — i, ur 1) Arayarak veya aramadan bir şeyle, bir kimse ile karşılaşmak Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor. H. E. Adıvar 2) Bir şeyi elde etmek 3) Kaybedilen bir şeyi yeniden ele geçirmek Paramı buldum. 4) Varlığı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
görmek — i, ür 1) Göz yardımıyla bir şeyin varlığını algılamak, seçmek Merdivenin başındaki paravanın arkasında garip bir sahne gördüm. A. Gündüz 2) Anlamak, kavramak, sezmek Türk iradesinin ne demek olduğunu da sen göreceksin. R. E. Ünaydın 3) Yanına… … Çağatay Osmanlı Sözlük